Raid: Shadow Legends

Puan

4.85

Oy
1482
Çıkış Tarihi
1 Temmuz 2018

Oyun hakkında

Bu oyun, Pokémon gibi şampiyonlar topladığınız, onları donatıp savaşlara gönderdiğiniz havalı bir takım tabanlı RPG. Zindanlar, arenalar ve tuhaf derecede bağımlılık yapan bir hikaye modunda savaşın tadını çıkarıyorsunuz. Düşünün ki satranç oynuyorsunuz, ama taşlarınız efsanevi zırhlar giyiyor ve arada sırada ateş topları fırlatıyor.

İnceleme

Raid: Shadow Legends İncelemesi

Fantazi cazı, ama daha çok kılıç ve Excel tablosuyla.

Reklamlarını görmeyen kaldı mı? Hani şu “efsanevi” tanıtımlar, meme olmuş kaslı tipler, parlak kılıçlı o abi... Raid: Shadow Legends öyle bir patladı ki bir yerden sonra dayanamadım. İndirdim, denedim, fazlasıyla gömüldüm. Ve şimdi kafamda deli sorular: sprey sheetler, zehir, ve ilgiye muhtaç bir elf dışında neler dönüyor bu oyunda?

"Şaka Maka İndirdim, Şimdi Kael'siz Yapamıyorum"

Ne olacağını az çok tahmin ediyordum. O meşhur Raid: Shadow Legends reklamı belki siz hiç oynamasanız bile mutlaka Youtubeda bir ork tarafından taciz edilmişsinizdir.

Ama merak galip geldi. Şu absürt reklamların, zırhlı abilerin arkasında başka bir şey var mı diye öğrenmek istedim.

PC'ye de telefona da kurdum. Deli gibi grinde başladım. Ama bu kadar derin bir çukura düşeceğimi tahmin etmiyordum.


Kael'siz Başlangıç Mümkün Değil

O açılış sinematiği? Sanki bir grup D&D oynayanına kasa kasa enerji içeceği içirip, Marvel bütçesi vermişler. Ejderha, ihanet, ortada buhar olan elf... Kısaca klasik “fantazi giriş seti.”

Sonra hop, başlangıç şampiyonu seçiyorsun. Dört seçenek. Ama dürüst olalım: Ya Kael ya hiç! Zehir kralı. Zindan trolü. Gözlerinin altında devasa torbalar, elinde sonsuz pişmanlık kokusu. Aşırı sempatik, favorim.

İlk bir saat? Raylarda gidiyorsun. Oraya tıkla, bunu güçlendir, okla gösterileni kaçırma. Raid başta seni zincirde tutuyor; yanlışlıkla ekranı yakmadan yeşil buton basabildiğini kanıtlamadan pek salmıyor. Sonra yavaş yavaş tasmasını gevşetiyor. Çok yavaş.


Menü Üstüne Menü, Hepsi Hayat Meselesi

Dürüst olmak gerekirse, oyunun arayüzü iç içe geçmiş Rus bebeği gibi. Sekme içinde sekmeler, bildirimler, butonlar. Champion Vault’u açtım, açtım diye hatırlamıyorum, bir anda karşımda. Küçük çaplı panik.

Tavern var – zayıfları kurban ediyorsun. Forge var – ekipman birleştiriyorsun. Para birimi öyle bol ki, sanki fantezi borsasındayız. Silver tam olarak ne işe yarıyor hâlâ çözemedim, muhtemelen her şey.

Ve tuhaf ama... Hepsi birbirini tamamlıyor. Her sistem diğerine göz kırpıyor. Clan Boss’a dalmak mı istiyorsun? Kahramanlarını hız uyumlu yap, ekipmanı tak. Spider’s Den’de örümcek kızartacak mısın? Yanına yanıcı şampiyon al dua et. Raid rehberlik etmez, sana hesap makinesi fırlatıp "hadi kolay gelsin" der.

Auto-battle şart. Herkes basıyor. Hiç bozuntuya verme.


Hız Ayarı: Beyni Yakan Yeni Egzersizim

Birkaç saatlik oynama sonrası Campaign’de uçuyorum. Kael tam bir canavar. Yenilmezim sanıyorum. Sonra yedinci bölüm gelip, “Bana bak!” dedi.

İskelet, uzun kılıç, asabi... Takımımı göz açıp kapayıncaya kadar sildi geçti.

Meğer sadece level kasmakla olmuyormuş. Hamle sırası lazım. İstatistik uyumu falan... Yani: hız ayarı. Düşünün, silahlı dans koreografisi gibi; herkes birbiriyle küs.

Haberim yoktu “speed aura” neymiş, şimdi hâlâ kabusumda görüyorum.


Hatalar Dizisi: Epic’imi Kael’e Yedirdim

Üçüncü gün. Epik düşürdüm. Sevindim. Tipine baktım, “Eh” dedim.

Kael’e yedirdim.

Sonra öğrendim: Arena’da S-seviye, neredeyse oyunun yarısını taşırmış. Muazzam karar! Harikayım.

Çığlık atmadım, sadece orada öyle sessiz oturdum. Derin pişmanlık.

Raid özeti tam bu muhtemelen: Hediye verip, yanlış yapmana izin verip, köşeden suskun izliyor.

Not: Tıklamadan önce Google’a sor.


Arena PvP: Free2Play Gözyaşı ve İntikam Zamanı

PvP’ye daldın mı? Psikolojik savaş. Arena’ya umutla giriyorsun, altı tane altın çerçeveli Legendary’li bir balina gelip hayallerini ambar temizliği gibi eziyor.

Ama yol bitmiyor. Hızınla, zekanla, ya da düşük seviye takımlara “taktik dehamız” diye süzülüp ucuz galibiyetlerle artistlik yaparak kazanabilirsin.

Ben sık sık dönüp savunma değiştirdim, kolay rakip kolladım. Sonra baktım, kahvem buz gibi olmuş, ben hâlâ Arena’da kiyinayım.


Clan Boss, Sert Adam; Hayranıyım

Clan Boss, koca bir et duvarı. Sen ve klan arkadaşların günlerce bıçaklıyorsun. Adam tınlamıyor. Ekipmanı tokatlar, ruhunu çiğ çiğ yer.

Ama takımın oturdu mu, debuff’lar şıkır şıkır, dönme sırası dans edince... Kusursuz. Domino taşları gibi, bir tepiyorsun, hepsi patlıyor.

Burası tam strateji manyaklığı. Setler, cooldown’lar, dönüş takibi. Ekipmanların zayıfsa hiç uğraşma. Dev canavarla yaş makarnayla dövüşe çıkmak gibi.

Ama hasar yedi haneli mi? İşte o an keyifler şampiyonlar ligi.


F2P Misiniz? Buyrun, Acılı Excel Diyeti

Enerji başta bol kepçe. Bir havada gidiyorsun. Sonra boğaz sıkılaşır. O son enerjiyle Stüdyo Selfiesi çekesin gelir.

Sonra gelir Mastery, yükseltme, iksir kasma, shard kumarı, ekipman güçlendirme... Grind’in üstüne grind, arada bonus grind.

İki seçeneğin var: Ya vazgeçersin, ya da tam anlamıyla gömülüp önüne Excel açıp YouTube playlist’iyle hayata bağlanırsın.

Karşılığı ne peki? Bir gün takım oturur, zamanında geçemediğin boss’u yerle bir edersin. Yavaş, acılı süreç ama hissi büyük.

Bu hafta sonu oyunu değil, bildiğin yaşam tarzı. Hem de bol spreadsheet, çok kahve, az uyku.


Ufak Zaferler, Dev Ruh Halleri

  • Dragon’s Lair’den ilk 4-yıldız ekipman düştü. Çocuk doğurmuş gibi ekran görüntüsü aldım.
  • Kael bir boss’a üçlü zehir dayadı, gülmekten yerlere yattım.
  • Arenada balina takımını destek şampiyonu hızla toz ettim. Büyük intikam.

Raid insana kendini dahi hissettirebiliyor; Reddit’ten meta takım kopyalasan bile. Uyduruk plan işe yararsa? İnanılmaz bir tatmin.


Sonuç: Raid Oynamaya Değer Mi?

Ben “şaka oyunu” sanmıştım. Şimdi üç haftadır koyu spreadsheet’çi oldum, Discord’dan drop oranı hesaplıyorum.

Evet, Raid ışıklı, gösterişli. Grind’i bol. Cüzdanınıza göz atmadan edemiyor. Ama derinlik? Gerçekten var.

Teori, tur sırası, telefona fırlanana kadar taktik arıyorsan... Burası tam senlik.

Yalvarırım Kael hatırına, Epic’ini kimseye yedirme! Ben ettim, sen etme.

Oynamak için tıklayın Raid: Shadow Legends